Başkanı takımın başında yok.
Tv karşısında..
Hocası takımın başında yok.
Loca camında..
En iyi futbolcuları yok.
Transfer tahtasında..
Taraftarı tribünde yok.
Güven kaybında..
Kayserispor, 6'sı ligde, biri de kupa da Gençlerbirliği yenilgisi de dahil, tam 7 maçtır kaybediyor.
Güven, inanç, huzur, para, destek hiç biri olmadan oynuyor.
Peki, ne oldu Kayserispor'a?
2 sezon transfer tahtası kapalı olmasına rağmen ligde fırtınalar estiren Kayserispor'un yerinde neden yeller esiyor.
Söyleyeyim..!
Kardeşliğin, bölünmezliğin olduğu Kayserispor'da para da yoktu.
Ama tek vücut olma çabası vardı.
Olay sezon başında Çağdaş Atan ile başladı.
Fitne girdi araya. İmamdan devşirme başkan her zamanki gibi kolları sıvadı.
Ne kadar beğenmezseniz beğenmeyin, Berna Gözbaşı'nın bir anne edasıyla aileye çevirdiği kulübü, Ali Çamlı tepe taklak etti.
Bencillik ve egoistlik ilkelerini devreye soktu.
Biz olmaktan, Ben olmaya çevirdi.
Her şeyi kendi çıkarlarına göre yönetmeye başladı.
Bardak, Kemen'in gidişiyle çatladı.
Ardından Thiam'ın satışı.
7 Maç kaybetmemenin verdiği özgüvenle ''biz nasılsa düşmeyiz. Giderleri azaltalım, gelirleri de arttıralım. Yüklerden kurtulalım'' düşüncesiyle Thiam ile ara bulunma çabası hep gönülsüz yürütüldü. Thiam'da gitti.
O Kemen'in gidişi, o Thiam'ın gidişi aslında takımda dengelerin değişmesine neden oldu.
3 Puan silme cezasının onanması da tüm bunların üzerine tuz-biber ekti.
Ve ligde sadece 7 puanı olan İstanbulspor, aylar sonra 3. galibiyetini aldı. Zaten 3 galibiyet, 4 beraberliği olan İstanbulspor'un ligin ilk yarısında aldığı 2 beraberlikten birisi de yine Kayserispor'a idi.
Düşme hattı ile aramızdaki puan farkı 5'e kadar geriledi.
Herkes söylemeye korkuyor ama, bu Kayserispor acil transfer yapmazsa, Thiam'dan gelecek olan 1,7 Milyon Dolar'ın üzerine 3-4 milyon daha koyup bir kaç oyuncu almazsa küme düşmemesi mucize olur.
Tabii bunun için de transfer tahtasını açtırması gerekiyor Ali Çamlı'nın..
Tabii bunun için de yine aynı Ali Çamlı'nın önce şehri eski havasına sokması gerekiyor.
Etv Genel Müdürü Yüksel Yıkılmaz'ın ''Mobese kamerası görse konuşuyor'' dediği Ali Çamlı'nın takımın topladığı puanlardan gelen özgüvene ona buna sataşır halini de bırakması gerekiyor.
İnsanlarda fitne dağıttığı algısını yıkması, kendi medyasını oluşturma fikrini unutması gerekiyor.
O her fırsatta salladığı Berna Gözbaşı'da dahil olmak üzere tüm eski başkanlarla el ele olması gerekiyor.
Efsane gördüğü başkanların izinden gitmesi, ama onların düştüğü yanlışları iyi analiz etmesi gerekiyor.
Yoksa mı?
Yoksa Kayserispor'un küme düşmesi, düşmese bile son haftalarda ecel terleri dökmesi garanti.
Kendisinin, ligin 3. sırasında olan takımı kümü düşürmüş bir başkan olarak görevi bırakması garanti.
Değil Kayserispor'a, emekli bir imam olarak, bir caminin yardım sandığına bile başkan olması mucize olur.
Velhasıl..
Bu takımı o zirveden buralara getiren Ali Çamlı'dır.
İnsanları ayrıştırarak, bir birinden uzaklaştırarak oluşturmaya çalıştığı yapı çökmüştür.
Ve enkazın altında kalacak ilk kişide Ali Çamlı'dır.
Ne bu taraftar, ne biz Kayserispor medyası takımını nerede olursa olsun yalnız bırakmayacak.
Ama bu Ali Çamlı, düne kadar gitmediği stadyumlara yine gitmeyecek.
Ve hayatında hiç bir şey değişmeyecek.
Mağazasında, onun bunun arkasından konuşarak..
Ona buna sinkaflı küfürler ederek, yalakalarıyla gün geçirip kahkaha atmaya devam edecek.
Bilmem anlatabildim mi ?
